Her an merhabalarımız ve yine her an vedalarımız vardır. Daha dün gibi hatırlıyoruz 2020 yılına merhaba dediğimizi, çocuklar gibi şendik nasılda sevinmiştik yeni bir milâdî takvimin başlangıcına.Şimdi ise 2020 yılına elveda derken, 2021 yılına merhaba demenin heyecanı var üzerimizde...Felaketler ve helaketler yılı olarak kazındı 2020 senesi hafızalarımıza.Ülke olarak bir uçak kazası, bir çığ felaketi, iki büyük yangın, iki büyük deprem yaşadık 2020 yılı içerisinde...
Lakin 2020 yılını diğer yıllardan en farklı kılan covid-19 virüsünün dünyayı kasıp kavurması oldu.Bu durum bizim hiç alışık olmadığımız ilklerle tanışmamıza vesile olurken,Karantina, sosyal mesafe, maske âdeta hayatımızın birer parçası oldu... 21. yy, modern dünya, gelişen teknoloji filan derken insanlığın aslında boş bir avuntuda olduğunu anlamış olduk. Bir virüs haşat etti ortalığı ve İnsanlığın direnç noktasının sanılandan çok daha zayıf olduğuna şahitlik ettik. Düşünsenize bu virüs birkaç kat daha ölümcül olsaydı dinozorlar çağına dönmüştük belkide...Kapıdaki arabasına binemedi, Cebinde parasınıharcayamadı her yer kapalı olduğunda, Gayri Menkulünün kirasını alamadı. Dükkanında dolu malı var ama satamadı sahip olduğu çoğu şeye elini dahi süremedi insanlık..!
Bizler karşılaştığımız her olay veya sorunda bir günah keçisi aradığımız gibi, bir yıl içerisinde yaşadığımız tüm olumsuzlukları 2020 senesinin üzerine yıkı verdik ve 2020’nin bir an önce bitmesini istiyoruz.Sorun yıllarda değildir..!Asıl sorun insanlığın hata ve vurdum duymazlığındadır... Dünya tarihi boyunca bir çok olumsuz hadiseler yaşana gelmiştir. Yaşadığımız olumsuzluklar ne ilktir ne de son olacaktır. İnsan olarak bize düşen sadece dünyaya ve olaylara bir ibret tablosu nazarı ile bakabilmektir.
Beşer olarak bir çoğumuz 2020 yılını yaşanan olumsuzluklar nedeniyle günah keçisi ilan etmiş durumdayız. Aslında suçlu aylar, yıllar veya asırlar değildir.Nasıl ki bizden önceki kavimler salgın hastalıklarla depremlerle yangınlarla karşı karşıya gelmişler ise bizlerde aynı şeyleri yaşıyoruz.Öyle ki; Kur’an’ı Kerim bakara suresi 214. “Yoksa siz, kendinizden önce gelip geçenlerin hali (uğradıkları sıkıntılar) başınıza gelmeden cennete girivereceğinizi mi sandınız? Onlara öyle yoksulluklar, öyle sıkıntılar dokundu ve öyle sarsıldılar ki, hatta peygamber ve beraberinde iman edenler: “Allah’ın yardımı ne zaman?” derlerdi. Bak işte! Gerçekten Allah’ın yardımı yakındır.” Ayetiyle bu gerçeği ikaz ediyor insanlığa.Şimdi bırakalım yaşanan tüm olumsuzlukları bir kenara, bizler her şeyin başının “Besmele” olduğuna inanan bir milletiz. Şimdi bizleredüşen, biten yıla Elhamdülillah diyerek şükretmek ve başlayacak olan yıla Bismillahdiyerek, hayır ve güzellik dileyerek başlamak yeni takvime...
Gelecek yılınızın geçen yılınızdan daha sağlıklı ve huzurlu geçmesi temennisiyle esen kalın.Her türlü görüş ve önerilerinizi sahaf1sahaf@gmail.com adresinden iletebilirsiniz.