KAHVENİN SERÜVENİ VE TUZLU KAHVENİN SUBLİMİNAL MESAJI.

Ahmet Dekiş

02-06-2021 09:19

Güne iyi başlamak, ayılmak, belki de biraz keyif almak için alırız fincanı elimize… Şimdi birer kahve eşliğinde okuyalım, kahvenin o sıcacık serüvenini ve damada ikram edilen tuzlu kahvenin yaşamımızdaki gerçek hikayesini...

 

Fransız Devlet Bakanı Talleyrand’ın “Şeytan kadar kara, cehennem kadar sıcak, melek kadar saf, aşk kadar da tatlı.” diye tanımladığı kahve hem kültürümüzde hem de günlük yaşamımızda yabana atılmayacak kadar önemli bir yer edinmiş...

Kahvenin tarihçesi, M.S. 850 yılına dayanır. Etiyopyalı bir sığırtmacın, güttüğü keçilerin bir meyveyi yedikten sonra canlanmalarını fark etmesiyle başlamış. Kendisi de bu meyveyi denemeye karar vermiş keçi çobanı  yedikten sonra duyduğu güç ve mutluluk çok hoşuna gitmiş

Daha sonra keşişler denemiş bu gizemli meyveyi; ancak acı tadını beğenmediklerinden hepsini ateşe atmışlar. Kısa süre sonra lezzetli aroma burun deliklerine dolunca keşişler çok meraklanmışlar ve kavrulmuş meyvelerden bir içecek demlemişler. Öylesine güzelmiş ki ortaya çıkan içecek, bunu Allah’ın bir hediyesi olarak görmüşler; çünkü bütün gece ayık kalmışlar kahveyi içtikten sonra. Böylece kahve tohumunun ünü, kısa süre içinde bölgede yayılmış. M.S. 1000 yıllarında kahve Yemen’de üretilmeye başlanmış.Osmanlı İmparatorluğu Yemen’e doğru genişledikçe,

 Osmanlıların kahveyle tanışması 1517 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın Yemen Valisi olan Özdemir Paşa, lezzetine hayran kaldığı kahveyi İstanbul’a getirmiş ve sarayı kahveyle tanıştırmış. Türk kahvesini, sarayın görkemli salonlarında, kırk kişilik kadrolu kahveci ustaları sultana servis etmeye başlamış. Haremde cariyelere doğru kahve pişirme dersleri verilmiş.

İlk kahvehane 1550 yılında İstanbul’da açılıyor ve kısa sürede kahvehaneler, insanların bir araya gelerek kahve içtikleri, tartıştıkları, fikir alışverişinde bulundukları ve iş konuştukları mekânlar durumuna geliyor. Bu kahvehanelerden ilki Tahtakale’de açılıyor ve tüm şehre hızla yayılmaya başlamasıyla halk kahveyle tanışmış. Günün her saati kitap ve güzel yazıların okunduğu, satranç ve tavlanın oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü dönemin sosyal hayatına damgasını vurmuş.

Zaman içinde Avrupa mutfağına giren ve bir çok hazırlama metodu denenen  kahve, güğüm ve cezvelerde pişirilerek “Türk Kahvesi” adını almış. Şimdi ise bildiğiniz üzere  damak zevkine göre kahvenin çeşitliliği artarken, pişirme yöntemleri de hayli gelişmiş durumda. Ama yine de kavrulmuş ve odun ateşinde ağır ağır pişen kahvenin yerini hiçbiri tutmuyor. Tabi herkesin  damak zevki farklı olabiliyor :)

Gelelim meşhur tuzlu damat kahvesine.

Eski zamanlarda, gelin ve damat adayı görücü usulü ile olduğundan dolayı, kız ve oğlan tarafları  ilk kez kız isteme töreninde bir araya gelirmiş. Gelin tarafı ve erkek tarafı birbirlerini şöyle bir süzer, gelin hemen kahveyi hazırlarmış. Gelinin ilk kez gördüğü damat adayını beğenip beğenmediği de burada ortaya çıkarmış. Çünkü gelin hanım eğer damat adayını beğenirse kahvesini şekerli yaparmış. Hatta yanına tatlı da getirerek “Seni ailem de ben de istiyoruz.” mesajı verirmiş.Ancak her hikaye maalesef ki güzel bitmiyor. Gelin adayı eğer damadı hiç beğenmediyse kahvesine şeker yerine tuz koyarmış. Tuzlu kahveyi içen damat adayı, kızın kendisini beğenmediğini anlayıp anasını babasını toplayarak bu işten vazgeçermiş. Tuzlu Türk kahvesi servis etmenin işte böyle subliminal mesajı var. Bu nedenle tuzlu kahve ikram gelin adayları kahveye tuz katarken bu mesajı dikkate olmalılar diye düşünüyorum.

 

Türk kahvesi keyfinde bir gün geçirmeniz dileğiyle esen kalın.

Her türlü görüş ve önerilerinizi sahaf1sahaf@gmail.com adresinden iletebilirsiniz.

DİĞER YAZILARI BİR AĞAÇ 01-01-1970 03:00 Ölmeden önce neler yapabiliriz! 01-01-1970 03:00 ZEVK, ESTETİK VE ŞEHİRLER. 01-01-1970 03:00 BİR SÜRGÜN KASABASI 01-01-1970 03:00 MEVSİMLER GEÇERKEN SON BAHAR 01-01-1970 03:00 MUCİZE VARLIK BAL ARISI 01-01-1970 03:00 SÖZ YANGINI 01-01-1970 03:00 BENİM ADIM BUĞDAY 01-01-1970 03:00 SEVMELİ İNSAN 01-01-1970 03:00 KARMAŞIK DUYGULARA KARŞI KONTROL SAHİBİ OLMAK. 01-01-1970 03:00 ZAMANIN RESMİ 01-01-1970 03:00 ZEVK VE İNSAN 01-01-1970 03:00 MELEKLER VE İNSAN 01-01-1970 03:00 GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE 'KIRKLAR' 01-01-1970 03:00 DEĞİŞEN BESLENME KÜLTÜRÜMÜZ VE GIDALARI SAKLMA TEKNİKERİ. 01-01-1970 03:00 SÖZ YANGINI 01-01-1970 03:00 BENİM ADIM ARDIÇ 01-01-1970 03:00 SEVGİ NEDİR? 01-01-1970 03:00 NE HİSSEDER? 01-01-1970 03:00 SÖZ VERMİŞTİK 01-01-1970 03:00 MUTSUZLUK VE MUTLULUK BİLEŞENLERİ 01-01-1970 03:00 BİR SÜRGÜN KASABASI 01-01-1970 03:00 BİR AŞK HİKAYESİ 01-01-1970 03:00 ZAMANIN RESMİ 01-01-1970 03:00 ACELE ETME SABRET 01-01-1970 03:00 GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE “KIRKLAR” 01-01-1970 03:00 KİMDİR BU RAMAZAN? 01-01-1970 03:00 ZEVK, ESTETİK VE ŞEHİRLER. 01-01-1970 03:00 HAYATIN MUTLULUK VEREN KÜÇÜK NOTLARI 01-01-1970 03:00 SEVMEK 01-01-1970 03:00 BAHARIN SESLERİ 01-01-1970 03:00 SENİN HAYATIN SANA ÖZEL VE SENİN HAYATIN BÖYLE GÜZEL. 01-01-1970 03:00 ŞİMDİ NERGİS/ NERGİZ ZAMANI. 01-01-1970 03:00 SENİN HAYATIN FİLM OLABİLİR Mİ? 01-01-1970 03:00 SİZ HİÇ AĞACA BAKIP BALIK GÖRDÜNÜZ MÜ? 01-01-1970 03:00 HATIRALARIMIZ 01-01-1970 03:00 ÖLMEDEN ÖNCE NELER YAPMALIYIZ ? 01-01-1970 03:00 ZAMAN VE ESKİMEK 01-01-1970 03:00 YOLUMUZ VE YOLDAŞLARIMIZ. 01-01-1970 03:00 KEDİNE DOST OL 01-01-1970 03:00 İKİ BİN YİRMİ BİTERKEN..! 01-01-1970 03:00 KULLAN- ATMA 01-01-1970 03:00 MELEKLER VE İNSAN 01-01-1970 03:00 ANLATMAYA GEREK VAR 01-01-1970 03:00 SERÜVEN 01-01-1970 03:00 DİZİ DİZİ HAYATLAR 01-01-1970 03:00 Ö-LÜM 01-01-1970 03:00 ERKEKLER DE AĞLASIN 01-01-1970 03:00 UNUTTUKLARIMIZ 01-01-1970 03:00 Korona ve İnsanlık 01-01-1970 03:00 ŞEHİT VE ANNE 01-01-1970 03:00 BU BAHAR 01-01-1970 03:00 Sevelim ve sevilelim 01-01-1970 03:00 İnsan Huzur İster 01-01-1970 03:00 Fark edemediklerimiz 01-01-1970 03:00 BUGÜN SON GÜNÜMÜZ OLSAYDI 01-01-1970 03:00 Sahip olmak ve mutlu olmak kavramı 01-01-1970 03:00 ZAMAN VE ESKİMEK 01-01-1970 03:00 BENCİL SEVMELER 01-01-1970 03:00 HAYALLER VE DUALAR 01-01-1970 03:00 MUTSUZLUK VE MUTLULUK BİLEŞENLERİ 01-01-1970 03:00 ~SERÜVEN~ 01-01-1970 03:00 YALNIZ ADAM 01-01-1970 03:00 ACELE ETME SABRET 01-01-1970 03:00 SÖZ VERMİŞTİK 01-01-1970 03:00 MEVSİMLER GİBİ YAŞAMAK VE ÖLMEK 01-01-1970 03:00 MEVSİMLER DÖNERKEN 01-01-1970 03:00 DENİZSEN COŞACAKSIN 01-01-1970 03:00 BEYAZ KAN 01-01-1970 03:00 HAYATA DÜŞEN DAMLALAR 01-01-1970 03:00 FARKINDA MIYIZ 01-01-1970 03:00 YOLLAR VE YOLDAŞLAR 01-01-1970 03:00 ESKİDE BIRAKTIKLARIMIZ 01-01-1970 03:00 HATIRA 01-01-1970 03:00 BİZLER ÇOK İYİ İNSANLARIZ ASLINDA PEKİ NEDEN BÖYLEYİZ? 01-01-1970 03:00 HAYALDEN KALBE DÜŞENLER 01-01-1970 03:00 BENİM ADIM BUĞDAY 01-01-1970 03:00 BUGÜN SON GÜNÜMÜZ OLSAYDI 01-01-1970 03:00 YAŞANTIMIZ, RAHATIMIZ VE YOLCULUĞUMUZ. 01-01-1970 03:00 Fark edemediklerimiz 01-01-1970 03:00 Nasıl geçiyor zaman? 01-01-1970 03:00 RAMAZAN ESİNTİLERİ 01-01-1970 03:00 Mutlu olmak veya mutsuz olmak 01-01-1970 03:00 UNUTTUKLARIMIZ 01-01-1970 03:00 MERHABALARIMIZ VE ELVEDALARIMIZ 01-01-1970 03:00 GÜZELE BAKMAK MI? GÜZEL BAKMAK MI? 01-01-1970 03:00 POZİTİF DÜŞÜNCE VE SEVGİ DİLİ 01-01-1970 03:00 Bir Yörük hikayesi 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00 Sevgi kainatın hamuru 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00 KİLİM 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00 Yörüklük 01-01-1970 03:00 YÖRÜKLÜK 01-01-1970 03:00