Toros Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim Görevlisi Nevzat Erol tarafından Türk halk ozanlarından Aşık Veysel ve Karacaoğlan’ın hayat öyküleri anlatılırken, Mersin Büyükşehir Belediyesi Konservatuarından emekli halk müziği sanatçısı ve aynı zamanda Emekli Evi üyesi Zekeriya Yıldız da bağlaması ve türküleriyle Erol’a eşlik etti.
Nevzat Erol ilk olarak Karacaoğlan’ın hayat öyküsü hakkında Emekli Evi üyelerini bilgilendirdi. Karacaoğlan’a kara yağız bir delikanlı olduğu için ‘Karaca’ isminin verildiğini anlatan Erol, halk ozanının elinde sazı, dilinde sözü ile köy köy gezdiğini söyledi. Mut’un Çukur köylülerinin her yıl Karacaoğlan’ı mezarı başında andıklarını da dile getiren Erol, Karacaoğlan’ın şiirlerinde ‘aşk’ temasını işlediğini dile getirdi.
“Aşık Veysel’in gözleri görmezdi ama gönül gözüyle görürdü”
Halk Ozanı Aşık Veysel hakkında da üyeleri bilgilendiren Erol, “Aşık Veysel gerçekten çağın çok önemli ve değerli bir ozanı. Hayatında hiç kitap okumamış ama kitap gibi adam olmuş. Bir gün dahi okula gitmemiş ama onlarca eseri, yüzlerce şiiri var. Gerçek bir halk kahramanı. Gözleri görmezdi ama gönül gözüyle görürdü. Hayatında lale, sümbül çiçeğini görmemiş ama onlarla ilgili şiir yazmış. Şiirlerinde Türkçeyi ustalıkla kullanmış. Dili sadedir. Aşıklık geleneğinin son temsilcisidir. Soy, sop, mezhep ayrımı yapmamış. Adeta dünyaya gelmiş bir barış elçisi olmuş” dedi.
Aşık Veysel’in eserleri hakkında bilgiler veren Erol, ozanın yaşadığı dönemde, Ahmet Kutsi Tecer, İsmail Hakkı Tonguç, Sabahattin Eyüboğlu, Yaşar Kemal gibi isimlerle dostluklar kurduğunu da aktardı. Erol’un Aşık Veysel hakkındaki bilgileri paylaşmasının ardından yine Zekeriya Yıldız tarafından halk ozanının ‘uzun ince bir yoldayım’ türküsü seslendirildi.