Nevit Kodallı Salonunda gerçekleştirilen sınavın jüri koltuğunda Türk halk müziği sanatçısı Hüseyin Turan, Çukurova Senfoni Orkestrası orkestra şefi Eray İnal, Mersin Devlet Klasik Türk Müziği Korosu kanun sanatçısı Ahmet Baran, Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkan Vekili Serdal Gökayaz, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü Bengi İspir Özdülger ile Mersin Büyükşehir Belediyesi Konservatuvar Şef Vekili İlker Bozkurt yer aldı. Gözlemci üye olarak ise Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Murat Atak, Tiyatro ve Sanat Şube Müdürlüğü Koordinatörü Zehra Alev Tol yer aldı. Katılımın yoğun olduğu sınavda adaylardan öncelikle kendi seçtikleri bir parçayı çalmaları istenildi. Ardından, adaylar kendilerine verilen deşifreleri akor, arpej veya ritimle çalarak yeteneklerini sergiledi.
“Sanatta torpilin olmayacağını bu uygulamalar gösteriyor”
Sınav öncesi jüri üyeleri ile bir araya gelen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesinin sanatçı seçmelerinde objektif davrandığını, bu anlayışın yaygınlaşması gerektiğini söyledi. Tüm iş alanlarında olduğu gibi sanatta da liyakata önem verdiklerini, yönetim anlayışlarında ideolojik hiçbir ayrımın söz konusu olamayacağını vurgulayan Seçer, “Bence sanat çok önemli. Sanatta torpilin olmayacağını bu uygulamalar gösteriyor. Herkes kabiliyetine göre çıksın, yarışsın” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesinin sanatçı seçiminde gösterdiği titizlikten dolayı Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası Orkestra Şefi Eray İnal, “Başkanım o kadar güzel bir şey yapıyorsunuz ki, ben tüm sanatçılar adına ve mezun olmuş işi olmayan sanatçılar adına sizlere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Jüri koltuğunda yer alan Türk halk müziğinin sevilen isimlerinden Hüseyin Turan, adaylarda dikkat ettikleri kriterleri, “Enstrümanistlerin enstrümanlara hakim olmaları, bağlama çalanların, her yörenin bir tavrı var, o tavırları bilmeleri gerekiyor. İyi bir notist olması gerekiyor. İyi bir deşifreci olması gerekiyor. Bu yetkinliği olan ve liyakati olan insanları seçmeye çalışıyoruz” şeklinde konuşu.
Büyükşehir Belediyesinin gerçekleştirdiği sınavın önemine vurgu yapan Turan, “Bu çok önemli bir şey. Hele ki şimdi bir pandemi dönemi geçirdik, müzisyenler çok zor durumdaydı. Her belediyenin bu alanları açması gerekiyor. İnsanları iyileştiren kültür-sanattır. Bu anlamda Mersin Büyükşehir Belediyesi çok güzel bir işe imza atmış. Biz de canla başla bu konuya destek olmak için burada bulunuyoruz. Bu anlayıştaki tüm belediyelerin de bu katkıyı vermelerini dilerim” dedi.
Mersin Devlet Klasik Türk Müziği Korosu kanun sanatçısı Ahmet Baran ise seçmeleri oldukça keyifli bir şekilde yaptıklarını belirterek, “Pırlanta gibi müzisyenler başvurmuş. Katılım oranı oldukça yüksek. Çok anlamlı ve keyifli hem kültürümüz adına hem müzik adına. Uyumlu bir jüri hakim. Keyifli ve en önemlisi adil bir sınav süreci tamamlanacak. Mersin Büyükşehir Belediyesi kurumsal bir yapı oluşturmak istiyor ve bu çok anlamlı. Yetkin ve çok yönlü müzisyenler olması gerekiyor. Bu kurumsal kimliğe, vizyona uyacak ve özünde artık müziği bir yan yol değil de kendisinin bir parçası haline getirebilmiş müzisyenler her jürinin önceliğidir. Burada dikkat edilen en önemli kriter müzikal kimliğine ek olarak kurumsal yapısı ve enstrüman hakimiyeti ya da diğer teknik müzik donanımına hakimiyeti” iadelerini kullandı.
“Siyasi güçten uzak, tamamen yeterliliğe dayalı yapılan sınavı çok özledik”
Büyükşehir Belediyesinin Mersin’de sanata bakış açısının profesyonel olmasının kendisini gururlandırdığını ifade eden Baran, pandemiden en çok etkilenen kesim arasında olan sanatçılar için böyle bir organizasyonun önemine dikkat çekti. Baran, “Belediyemizin yaptığı bu sanatçı alımının diğer belediyelere örnek olmasını diliyorum. Ayrıca da çok şeffaf ve adil bir sınav süreci var. Burada da siyasi güçten uzak, tamamen yeterliliğe dayalı yapılan sınavı çok özledik. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Dilerim hızlıca meyvelerini toplayacağımız harika bir kent orkestramız olur ve biz de onu gururla seyrederiz, birlikte gururla konserler veririz. O zaman bu çalışmaların ne kadar anlamlı olduğunun farkına varacağız” şeklinde konuştu.