Dünya çapında ün yapmış esnaflar da mevcut. Eti müşterilere sevdiren insan NUSRET'i hepimiz biliriz. Ete tuz atma sırasında, tuzu parmaklarının arasından etin üzerine atma hareketi insanların çok hoşuna gider. Her işletmesinde mumyası vardır Nusrret'in. Bu mumyalarda ete tuz atma hareketi canlandırılmıştır. Yabancılar İstanbul'a geldiklerinde Nusret'in restaurantında et yerler. Nusret, değişik ülkelerde et lokantaları açtı. Şimdi eti müşterilerinin ayağına götürdü.
İ C
Nasıl ki NUSRET,eti insanlara sevdirdiyse, bize de limonatayı Esenpınarlı işletmeci Fikret ŞEN sevdirdi. Esnaflıkta ilk çıkışını patentini aldığı Bİ’LİMON LİMONATASIYLA yaptı Fikret Şen. Limonu yetiştiren insanların limonata içmediğini gözlemleyen Fikret Şen, “limonu yetiştiren insanlara limonata sevdirmek öyle kolay olmaz” diye düşündü ve formüller aradı. En sonunda “bi limonata” adlı limonatayı buldu. “Bi’limonata”yı içenler dudaklarını “şapırdattılar”.
İ C
Limonata bölgemizde çok çeşitli şekilde yapılıyor.Örneğin; Adana’da limonatayı kabuğuyla doğranmış yatak limonlardan yapıyorlar. Kabuğuyla doğranan limonlar toz şekerle en az 24 saat dinlendiriliyor. Sonrası süzüerek limonun suyu elde ediliyor. Klorsuz kaynak suyu ve şeker eklenerek içilecek kıvama getiriliyor.Ancak Fikret Şen'in Bi'limonatasına rakip olması zor.
İ C
Adana’da halk limonatayı simit ile birlikte tüketir. Her limonatacıda mutlaka simit vardır. Simit ve limonata iklisinin tadı özellikle kuşluk saatlerinde damakları çatlatır. Erdemli’de limonata denilince artık Bi’limon’da içilenBi' limonata akla gelir oldu.
İ C
Bi’limon’un işletmecilerinden dürüst esnaf Fikret Şen, kendisinin bildiği ve “sır” olarak saklanan limonata formülüyle yapmayı başardığı limonatayla müşterilerinin midesine limontanın ulaşmasını sağlayan kişi olarak bilinir. Ne ilginç değil mi, tatlı yapan ustanın ağzına tatlı almaması nasıl ilginç geliyorsa, limonun içinde yaşayan bizlerin limonatayı içmememiz de aynı ilginçliktedir.
İ C
Bizim ağaçların altında kilolarca yere dökülen ve çürüyen limonlar oluyor. Akşama dek limon ağaçlarının içinde çalışıyorum ama dört limonun suyunu sıkarak limonata yapmaya üşeniyorum. En önemlisi de saatlerce limon bahçesinde çalışıyor eve giderek RİZE ÇAYI DEMLİYOR VE İÇİYORUM. İşte bu alışkanlığı yenemedim. Çay demlemek için tüp, kuru çay,şeker gibi malzemelere para veriyorum.
Oysa, limonata yapmış olsam bu masraflara gerek yok. Ama, bahçemizde yetişen, yılın her günü bulunan limonun suyunu sıkarak limonata yapmak yerine, Karadenizli çiftçilerin yetiştirdiği çayı içiyorum. Yalnız değilim,bu yazıyı okuyan sizlerin durumu da benden farksız.Ancak kendi memleketimizde yetişen limon ve portakaldan yapılan Fikret Şen'in işletmesi Bi'limonun Şifa kaynağı Bi'limonatayı içmenizi tavsiye ederim.
İ C
Çarşıda oturduğumuz mekanlarda çay içiyoruz. Komşularımız geldiğinde çay demliyoruz. Bir eve ziyarete gittiğimizde hemen çay demleniyor. Düğün,cenaze ve taziyelere gittiğimizde çay ikram edilir. Aslında limon diyarı Erdemli’de LİMONATA içilmesi gerekir, ve daha uygun değil mi?
Erdemlili müşterilerine limonata içmeyi sevdiren Fikret Şen’i kutlar,bol kazançlar ve başarılar dilerim.
Mesut İNNECİ
Çıkmış olduğu bu yolda baskanımı kutlar bu bayrak değişiminin erdemlimize büyük katkısı olacağını düşünüyorum Kendisini tebrik ediyorum Başarılar diliyorum Sonuna kadar destek olacağım kendisine ve ortağı Wehbi beye 3 yıl önce