3 Ocak 1922 tarihinde işgalden kurtulan Mersinimizin, bir halkın kendi kendine direnişe geçtiği, namusu, canı, toprağı ve özgürlüğü için savaştığı muhteşem direniş sembollerinden biri olarak tüm Dünyaya eşsiz bir örnek olduğunu kaydeden Kamil Yeşilyurt "Yüz binlerce şehit kanı dökülerek bize emanet edilmiş, gelecek kuşaklara, içinde yaşamaktan mutlu olacakları, vatanımızın kutsal bir parçası olarak bırakmayı; tarihi, ahlaki, vicdani bir sorumluluk olarak görmeliyiz.
Şehitlerimize olan vefa borcumuzu ödemek, gösterdikleri kahramanlıkları gelecek nesillere aktarmak, birlik ve beraberliğimizi güçlendirmek için yaşanan olayları hafızamızda daima canlı tutmalıyız.
Mersinimizin düşmanlar tarafından işgal edilmesinin ardından yediden yetmişe Mersin halkı; yurt savunmasında ve düşman işgalinin kırılmasında her türlü fedakârlığı göze alarak, birlik ve beraberlik içerisinde canları pahasına mücadele vermişlerdir.
Mersin'in kurtuluşu; bir halkın kendi kendine direnişe geçtiği, namusu, canı, toprağı ve özgürlüğü için savaştığı muhteşem direnişin sembolüdür. Mersin halkının başı dik, alnı açık bağımsızlığa, özgürlüğe yürüyüşüdür. Mersin'in kurtuluşu inancın, milli birlik ve beraberliğin zaferidir. İlimizin Kurtuluş günün kutluyor, 15 Temmuz vatan toprağını işgal girişiminde şehit olan kardeşlerimiz ve bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarken sevgi ve saygılarımı sunuyorum”