Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Adana’da ve Mersin’de son zamanlarda çok büyük yatırımların olduğunu belirterek, "Mersin Limanı hem dünyaya açılan bir kapı hem de dünyanın her tarafından ürünlerin geldiği ve bu güzergahta, karayolu koridorunda transit ticarete imkan sağlayan bir bölgede yer alıyor. Mersin-Adana-Hatay tamamı bunun içerisinde” dedi.
Seçer, Adana’da iş dünyasının katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, bölgede yer alan Adana, Mersin ve Hatay’ın birçok konuda ortak çalışmalar yapabileceğine dikkat çekerek, “Ama öncelikle bölgesel bir işbirliği kalkınma stratejisinin belirlenmesi gerekir. Bunda tabi ki merkezi hükümetin alacağı kararları da önemsemek lazım” ifadelerini kullandı.
“Toplantının Adana’da olması bölge açısından önemli”
Toplantıdan sonra yaptığı değerlendirmede, toplantının Çukurova’da gerçekleştirilmesinin ve yer olarak da Adana’nın seçilmesinin iyi bir tercih olduğunu belirten Seçer, “Adana ve Mersin birçok konuda aynı geçmişi, bugünü, belki de yarınları paylaşacak olan 2 komşu kent. Buradaki her gelişme, her 2 kente yarayan gelişmeler olarak değerlendirilebilir. Burada önemli değerlendirmeler oldu. 2. Yüzyıl Türkiye’sinde bugünün koşullarıyla neler kurulabilir? Yakın, orta ve uzun vadede neler planlanabilir, bunlar konuşuldu” diye konuştu.
Burada konuşulan fikirlerin belediyelere de faydası olacağına değinen Seçer, “İş insanları bu toplantıdan aldıklarıyla, önümüzdeki 10 yılları planlayacaklar. Onların başarılı olmaları, elbette kentin gelişmesine de katkı sağlayacak” dedi. Olaya biraz bölgesel olarak da bakmak gerektiğini kaydeden Seçer, “Toplantının burada olması bölge açısından da önemli. Türkiye’nin her yerinden değerli insanların burada olması, bölgenin adının hem Türkiye’ye hem de dünyaya duyurulması açısından önemli" şeklinde konuştu.
“Mersin, markalaşma konusunda süratle atılım yapan bir kent”
Adana’nın sanayileşme anlamında daha erken geliştiğini ve bu anlamda daha çok marka kent hüviyetini taşıyan bir kent olduğunu dile getiren Seçer, Mersin’in ise bu anlamda yeni yeni çaba gösteren ve son yıllarda da gerçekten sevindirici bir süratle markalaşma konusunda atılım yapan bir kent olduğunu ifade etti.
Bölgesel geleceği kurgulamak anlamında Adana, Mersin ve Hatay’ın çok önemli kentler olduğunu vurgulayan ve Hatay’da yapılmaya başlanan feribot seferlerinin, Mersin’de de mümkün olabileceğine dikkat çeken Seçer, şöyle devam etti; "Bunun dışında çok çeşitli çalışmalar yapılabilir. Ortak turizm destinasyonları yapılabilir, ortak bölgesel etkinlikler yapılabilir. Bunun hem ekonomik anlamda hem de sosyal anlamda bırakacağı etki daha fazla olur. Ama öncelikle bir işbirliği kalkınma stratejisinin belirlenmesi gerekir. Bunda tabi ki merkezi hükümetin alacağı kararları da önemsemek lazım.”
“Yatırımcıyı çekecek cazip imkanları, merkezi hükümet sunabilir”
Yatırımcıyı bu bölgeye çekebilmek için yerel yönetim olarak yapmaları gereken her şeyi yaptıklarını, fakat yatırımcıyı asıl bu bölgeye çekecek cazip imkanları sunacak olanın merkezi hükümet olduğu savunan Seçer, şu ifadeleri kullandı; "Bunlardan bir tanesi de teşvik politikaları. Hangi sektörü, hangi bölgede geliştirmek istiyorsanız, o teşvik çerçevesinde, o bölgeye, o sektörü canlandırma adına avantajlar sağlarsınız. Bunun yanında yatırımcı, yatırım yapacağı bölgedeki yerel yöneticilerin kendilerini destekleyici bir anlayış içerisinde olduğunu bilirse, zaten buraya güvenle gelir. Çünkü yatırımcı güven ister, hukuk ister, güvenlik konusunda bir zafiyet yaşamamak ister. Yapacağı yatırım hangi alandaysa, o alanda, o bölgenin uygun olmasını ister.”
Adana’da ve Mersin’de son zamanlarda çok büyük yatırımların olduğunu sözlerine ekleyen Seçer, “Öncelikle Mersin bir liman kenti. Bunun sağladığı çok önemli avantajlar var. Mersin Limanı hem dünyaya açılan bir kapı hem de dünyanın her tarafından ürünlerin geldiği ve bu güzergahta, karayolu koridorunda transit ticarete imkan sağlayan bir bölgede yer alıyor. Mersin-Adana- Hatay, tamamı bunun içerisinde” diye konuştu.