MTSO Sanat Galerisi’nin yeni konuğu Sanatçı Tuğba Küçükbahar oldu. Küçükbahar, Tekamül isimli sergisinde 36 resim ve 10’un üzerinde heykelini sanatseverlerin beğenisine sundu. Serginin açılışına çok sayıda sanatsever katıldı.
Açılış öncesi çalışmaları hakkında bilgi veren Sanatçı Tuğba Küçükbahar şunları söyledi:
“Her insan gibi ben de hayatımın her döneminde çeşitli iniş ve çıkışlar yaşadım. Yaşadığım tüm bu süreçler olgunlaşmamda, hayata bakışımda değişimleri de beraberinde getirdi. Son bir yıllık süreçte kendimi geliştirmek adına büyük ilgi duyduğum mitolojiye, astrolojiye, yaradılış, inanç sistemlerine merak sardım. Farklı inanç sistemlerindeki benzerlikleri araştırmaya başladım. Yaptığım araştırmalarda gördüm ki gerek mitoloji gerek astroloji gerekse inanç sistemlerinde kullanılan simgelerin tamamı ortak. Farklı yüzyıllarda yaşamış farklı medeniyetler ortak simgelerde buluşuyor. Ben de eserlerimde bu simgelere yer verdim.”
Karenin astrolojide de mitolojide de, inanç sistemlerinde de somut kavramları, dairenin ulvi ya da ruhani anlamları, spirallerin sonsuz yaşamı temsil etmesi gibi ortak bir yapının hakim olduğunu vurgulayan Küçükbahar, çalışmalarını da bu ortak simgelerle anlamlandırdığını söyledi.
Farklı uygarlıkların alfabelerini kullandım
Eserlerinde ilk yazılı kil tabletler olması nedeniyle Sümer Alfabesini, Türklerin bilimsel yaşamı açısından önem taşıyan Göktürk Alfabesi’ni, tüm dinlerden izler taşıyan Enok Alfabesini ve Türk Alfabesini kullandığını kaydeden Küçükbahar, “Sümer, Göktürk ve Enok alfabelerinin Türk Alfabesine karşılık gelen şekilleri ile eserlerimin üzerine İnanç, Tanrı Bizi Affet, Tekamül gibi kelimeleri koreografik olarak düzenledim” dedi.
Resimlerinde ahşap dokuları kullandığını dile getiren Küçükbahar, bu dokuları oluşturmak için de kendi yaptığı özel aletleri kullandığını anlattı. Kendisinin Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Heykel Ana Sanat Dalı’ndan mezun olduğunu bildiren Küçükbahar, o döneme kadar hiç heykel yapmayıp resme ağırlık verdiğini fark ederek Tekamül isimli sergisinde heykele de yönelme kararı aldığını anlattı. Aynı şekilde daha önce hiç yapmadığı seramikle de ilgilenmek isteyip sanatsal zenginliğini artırmak adına seramik tekniklerini de araştırıp uyguladığını kaydeden Küçükbahar, seramik heykellerinin bir kısmının tamamen el yapımı olduğunu, bir kısmının ise kalıplardan üretildiğini bildirdi.
Planlı çalışamadığına, tüm eserlerinin doğaçlamalarla oluştuğuna da değinen Küçükbahar, “Örneğin kafamda bir şey tasarlıyorum ve diyelim ki kare şekli verip seramiği pişiriyorum. Ardından o seramik sertleştiğinde bana şu uygulamayı yapacaksın diyor ve ben de işin bana sunduklarını değerlendiriyorum. Böylece ortaya bambaşka çalışmalar” diye konuştu.
Küçükbahar’ın birbirinden ilginç ve mistik sergisi, 22 Mayıs’a kadar hafta içi 08.30 – 18.00, Cumartesi günü 10.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.