TAİDER Aile İşletmeleri Derneği ve İnci Aile Ofisi işbirliğiyle düzenlenen “Nesiller Arası Planlamada Vergisel ve Hukuksal Yansımalar, Aile Ofisi'nin Rolü” konulu panelin açılış konuşmasını yapan TAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Öğücü, dünyada aile şirketlerinin kurumsallaşması ve devamlılığında önemli roller üstlenen aile ofislerinin Türkiye'de çok fazla bilinmediğini belirterek, düzenledikleri etkinlik sayesinde bu ve benzer bir çok konu hakkında farkındalık yaratmak istediklerini dile getirdi.
“Ailenin yönetiminin/yönetişiminin kavranması önemli”
Panel yöneticiliği görevini üstlenen Hergüner Bilgen Özeke Avukatlık Ortaklarından Yeşim Api Şamlı, Türkiye'de ailelerin aile yönetimi/yönetişimi konseptine yabancı olunduğunu söylerken, “Aile şirketleri kadar ailenin kurumsallığı da nesiller arası ilişkilerin ve aile malvarlığının yönetiminde çok önemlidir. Aile yönetişiminde iki ana unsur bulunduğu belirtilmektedir. Birincisi, aile şirketinin yönetimi ve kurumsallığı, diğeri ise ailenin kararlarının arkasındaki süreç, tutum ve çerçevenin birlikte değerlendirilmesi. Aile şirketlerinin sürekliliğini gözetiyorsak, ailenin de sürekliliğini gözetelim. Üçüncü nesile geçen aile şirketi sayısı ülkemizde çok sınırlı.” dedi.
“Maddi ve manevi aile varlıklarının gelecek nesillere taşınması için sistematik yönetim şart”
Aile ofislerinin amacını ve görevlerini anlatan İnci Aile Ofisi Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Şelale Zaim Gorton, “Aile ofisi, aile varlıklarının korunması ve yönetilmesi için çalışan bir kurumdur. Varlıklar söz konusu olduğunda, genellikle finansal sermaye düşünülür ancak bir ailenin aile bireylerinden ve deneyimlerinden oluşan entelektüel sermayesi de yönetilmelidir. Her iki tür varlığın da sürdürülebilir yapılara kavuşması aileler ve aile şirketleri için çok önemlidir. Aile ofisi yapılanmamızda aile şirketlerine finansal konulardan gelecek nesillerin eğitimine kadar geniş bir yelpazede hizmetler sunuyoruz. Finansal konularda varlıkların sistematik yönetilmesi ve çeşitlendirilerek riskin dağıtılması için “finansal dadı”lık yapıyoruz. Aile ofisleri dünyanın birçok ülkesinde ailelerin ihtiyaçlarına ve yapılarına göre farklılaşan fonksiyonlarıyla ailenin ve aile işletmelerinin sürdürülebilirliğine hizmet ediyor. The Economist dergisine göre aile ofislerinin yüzde 70'i Avrupa ve Kuzey Amerika'da; Dünya çapında yaklaşık 4 trilyon dolar aile ofislerinin kontrolünde. Bu miktarın dünya sermaye piyasalarının yüzde 6'sı olduğu düşünüldüğünde aile ofisleri global olarak önemli bir yatırımcı grubu.” şeklinde konuştu.
“Aile ofisi, aile şirketi varlıklarından dengeli bir portföy yaratılmasını sağlıyor”
Aile ofislerinin ekip ve işlev yapılanmasını anlatan İnci Aile Ofisi Direktörü Aylin Girgin Özbiliş, “Bir ailenin kendine ait bir aile ofisi kurması için belirli bir boyut gerekiyor; bu nedenle birden fazla aileye hizmet veren aile ofisleri ölçek ve kapsam ekonomisi sağlıyor. Türkiye'de varlık portföylerinde çok fazla çeşitlilik görmüyoruz. Gelişmiş ülkelerde portföy çeşitliliği ülkemize kıyasla çok daha fazla ve risklere dayanıklı; aileler daha uzun vadeli yatırımlara yöneliyorlar. Global aile ofislerinde alternatif yatırımlar yüzde 30 oranında yer tutuyor ve bu oran her geçen yıl artıyor. Ülkemizdeyse varlıkların çoğunluğunu gayrimenkuller oluşturuyor. Aile ofisi, dengeli bir portföy yaratılmasını sağlıyor. Böylelikle, tüm yumurtalar tek sepette toplanmamış oluyor. Portföyü enflasyon veya yönetim ücretleri gibi erozyon etmenlerinden korumuş oluyoruz. Bizim gibi aile ofisleri için varlık yönetiminde başarının göstergesi ise aile bireylerinin ihtiyaç duyduğu zaman kullanacağı varlığın orada olması” diye konuştu.
“2002'deki değişiklikler önemli”
Mal rejimi hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Saibe Oktay Özdemir, 2002'de Medeni Kanunu'nda yapılan değişikliklerin önemini vurgulayarak 2002'de “edinilmiş mallara katılma rejimi” sistemi alındığını, bu sistemin hem boşanma hem ölüm halinde evlilik içinde her eş tarafından edinilen mallarda diğer eşe bu malın değerinin yarısı oranında alacak hakkı tanıdığını, sonuçta ölüm halinde sağ kalan eşin hem mal rejimi hem miras hükümlerine göre hak sahipliğinin doğduğunu belirtti. Ayrıca miras hukuku sistemine göre herkesin sağlığında yapacağı sözleşme ve vasiyetnamelerle malvarlığı hakkında saklı paylar hariç olmak üzere bir çok tasarrufta bulunabileceğini, ancak bunların toplumda çok tanınmadığının da altını çizdi.
“Hayattayken mirasçılarla planlama yapılmalı”
Nesiller arası servet aktarımında vergi düzenlemelerini anlatan Eratalar Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Ortaklarından Berna BAYINDIR, “Servetin nesiller arası aktarımında vergi etkinliğinde dikkate alınması gereken unsurlar bulunuyor. Bunları global dünyada muris ve mirasçıların yerleşiklikleri, sahip oldukları vatandaşlıklar, veraset ve intikal vergisinin etkinleştirilmesi, verginin matrah ve oranı, verginin ödenmesi için gerekli nakit kaynağın yaratılması olarak tanımlayabiliriz. Yurtdışında bir malvarlığına sahip olunduğunda o ülkenin vergi şartları dikkatle incelenmeli. Örneğin Miami'de bir daire alıyorsunuz, yüzde 50'sini ölümünüzle birlikte ABD'ye veriyorsunuz. Bu istenmeyen bir sonuç olabilir. Planlamanın hayattayken mirasçılarla birlikte yapılması gerekiyor. Bunun için bilgi birikimine sahip insanlarla çalışmalısınız. Aile ofisi işte bu yüzden önemli bir kurum” diye konuştu.
Soğuk ve yağışlı hava geliyor
21:13 - MERSİN